Hoşgeldiniz

Tüm özelliklerimizi kullanmak için şimdi bize katılın. Kayıt olduktan ve giriş yaptıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara cevaplar gönderebilir, üyelerinize itibar verebilir, kendi özel mesajlaşma sisteminizi alabilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Aynı zamanda ücretsiz stickerimizden de faydalanabilirsiniz.

Can yücel


Unutma! Yüreğinde bir ismin imzası var.
Ve sen onu silemezsin, söküp atamazsın, ne kadar uğraşsan da seninle beraber büyür içindeki sızı.
İlk önce onu hissedersin başkasına dokunduğunda. .
Unutma! Bir kere sevdin mi uzun uzun yanarsın. Sitemler öfkeler birikirken içinde, sen azalırsın.
Dilinde küfür elinde kadeh, eksik olmaz. Günler böyle geçer alışırsın.
Unutma! Sabahlar artık gecikir. İster sağa dön ister sola, gözüne uyku değil gidenin hayali gelir.
Kendini şiirlere verirsin. Elin sigaraya gider her on dakika da bir fena zehirlenirsin.
Unutma! Bir süre güvenmeyeceksin kimseye, kendine sığınacaksın.
Aşk konuşulduğunda sen susacaksın, of'larla ah'larla başlayacaksın her cümleye.
Çevrende senden başka herkes haksız olacak. Senin haklılığınsa çaresiz gidecek çöpe.
Unutma! Bir gün kaldığın yerden başlayacaksın. Biri seni bulacak. .
Önce korkacaksın eski acılara yakalanmaktan, biraz ürkeceksin.
Ne kadar dirensen de nafile. İnsansın sonuçta seveceksin.
Eski acılara bakıp da küsme sevdalara, gâvura kızıp da oruç bozulmaz.
Sök at kafandan acaba'ları! Bir kemik aynı yerden İki defa kırılmaz.
Artık kararmaz gecelerin. Bir daha yaşlar akmaz gözünden. Sabahların gecikmez.
Kim bilir ağladığın günlere gülersin. Bir defa öldün ya zamanında? Bir daha ölmezsin.

Can Yücel
 
hepsi birbirinden güzel anlayana
 
SevdiğimLe YaşLanmak İstiyorum


Seneler geçsin, sen beni bil, ben seni bileyim istiyorum.
Benim olduğu kadar dost...larının, dostalarının olduğu kadar benim ol
istiyorum. Nice sıkıntı ve zorluk yaşayıp anlatalım. Yaşayalım ki,
öğrenelim hayatı ve destek çıkmayı. Birbirimizin omuzlarında
ağlamalıyız.
Paylaşmalı ve beraber sıkılmalıyız. Öyle ki, yalnız sıkılmak sıkmalı
bizi.
Sonra çocuğumuz olmalı, Düşünsene senin ve benim olan
bir canlı. Geceleri ağladıkça sırayla susturmalıyız. Sen arada mızıkçılık yapmalısın ve ben söylenerek almalıyım sıranı. Yorgun olduğum için yemek
yapmamalıyım, söylenerek yumurta kırmalısın. Hava soğukken birbirimize
sıkıca sarılıp yatmalıyız. Zaman su gibi akıp giderken, herşey
yaşanmış bir hayatımız olmalı. Herşeye rağmen hiç bıkmamalıyız
birbirimizden Mutluda olsa, kötüde olsa, yaşadığımız günler bizim
günlerimiz olmalı. Saçlara düşünce aklar, yada gidince aklar, çocukları
güvence altına alıp gitmeli bu şehirden. Kavgasız, her sabah cinayetle
uyanılmayan, sessiz bir yere gitmeliyiz. Geceleri balkonda denizi
seyredip, sandalyelerimizde sallanmalıyız. Eve gelip benden kahve
istemelisin. Çocuklar gelmeli ziyaretimize, geçmişteki hareketli
günlerimizi anımsamalıyız.

Ben, "Bey" demeliyim sana, sende "Hanım".
Öyle sevmelisin ki beni bu yazdıklarım korkutmamalı seni. Tebessümler açtırmalı yüzünde.

Birgün bu hayatı bırakıp giderken, sadece mutluluk olmalı yüzümüzde. Birbirimizi sevmenin gururu olmalı herşeyde...

Can YÜCEL
 

Reis Bey dedim Reis Bey
Asın beni dedim dövün öldürün beni
Suçluyum dedim kahpenin soysuzun biriyim ben.
Vatan hainiyim belki de
...Çalmadım öldürmedim ama
Daha kötüsünü yaptım
Na'aptım biliyormusunuz

Halim Beyin deposunda hammaldım geçen yıl
Kaçıncı balye idi kim bilir
Kaçırmışım keçileri birara
Arabalar evler sokaklar alıp başını gitmiş
Bi ova bi ben bi gökyüzü
Sırtımda bir pamuk tarlası
Çıkmış üstüne güneş ter ter tepinir
Tek dur dedim güneşe
Hayvanlığın lüzumu yok
Baktım oralı değil
Yıktım oracığa pamuk tarlasını
Aldım ayağımın altına güneşi

Yer misin yemez misin
Neden sonra uyanmışım
Karanlıklar basmış geceler olmuş
Bir ayçiçeği açmış sağ elimde
Solumda yediveren yedi amele
Almışız denizi karşımıza
Çıtır çıtır dişimizde ayçiçekleri
Bi güzel ağlamışız

Adamın gözleri resi bey adamın gözleri
Bir koltuk meyhanesiydi
İzmir'in meyhane boğazında
Bir dumandır uğruyor dışarı bir duman
Dumanın yanısıra bir kerih türkü
Gel dedi gel girdim içeri
Koluma yapıştı birden
Gördün mü dedi şu deyyusları
Köşede üç herif oturuyordu
Nedense çürük dişlerim geldi aklıma
O keçiler var ya dedi o namussuzlar
Onlar yedi benim başımı
Bigün bile yaşatmam o itleri ama
Şükretsinler gene kafakâğıdımı kaybettim
Ah bir kafa-kâğıdım olsa
Ben bilirim yapacağımı
Adamın gözleri bir bursa bıçağıydı
Çıkardım cebimden nüfus kağıdımı
Tutuşturdum eline

Sonra na'aptım biliyor musunuz reis bey.
Doğru kerhâneye gittim
Kambur bir karı buldum evlerin birinde
Belli sığıntı orda
Eski terlikler gibi bakıyor insanın yüzüne
Gel dedim çıkalım yukarı
Ben müşteriye çıkmam dedi
Olsun dedim olsun
Çaça da geldi peşimizden
Al takke ver külâh üstesinden geldik işin

Oturttum sonra karyolanın kenarına
Saçlarını taradım dudaklarını boyadım
Parayı verdim eline tam gideceğim artık
Cıvıl cıvıldı gözleri
Yeni dağılmış bir ilkokul gibi

İşte böyle dedim reis bey
Başınızı ağrıtmayayım
Yoksa bunlara gelinceye dek daha ne haltlar karıştırmadım

Biliyorum suçluyum razıyım cezama
Çalmadım öldürmedim ama
Daha kötüsünü yaptım
Na'aptım biliyormusunuz reis bey
Tuttum insanları sevdim.

Can Yücel
 
Belkim Bir Kertenkeleydim

Belkim bir kertenkeleydim
pic edilmiş bir yağmurun serini
bir güzelin çirkiniydim
çirkinlerin en güzeli
yeşil koşsa güneşlerin gölgesi
ben en hızlı yeşiliydim
kurbağa yarışlarında annemin

çatal matal kaç çataldım kimbilir
bin dereden bir kendimi getirdim
haydan gelip huya giden bir huysuz
heyheyler içinde bir heydim
belkim yedi belkim sekiz belaydım

düdük çalar hırsızlanmış polisler
ben korkudan üstlerime işerdim
üç yıldızlı bir albaydı gökyüzü
karşısında önüm açık gezerdim
ağzı bozuk meymenetsiz bir ozan
rus cenginde cağanozdum bir zaman

iki gözüm iki koltuk-eviydi
mavilerim bir miyobun koynunda
kendi düşen köyler kentler ağlamaz
sur dısında ben oturur ağlardım
ekmek diye bağrışırdı bebeler
elma derler ben ortaya çıkardım
ağıtlarla kutlanırdı İsa - doğdu Gecesi
fil dişinden bir kuleydim yıktım kendimi

bilmem hangi keloğlanın fesiydim
bir püskülsüz sümbülteber tohumu
fesleğenler yaprak dökmüş şerrimden
bir naraydım kimse bilmez nereden
ya yakından ya uçmaktan gelirdim
belkim ince belkim kalın bir sestim
belkilerin kol gezdiği saatta
belkim belki bile değildim
 
Beşik Dürtmesi


Kuzu gibi olun diyorlar
Büyüyüp ortaya çıkınca
Koyun gibi gütmek için sizi​
 
Buluşmak Üzere

Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Öbür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni

Diyelim için çekti bir sabah vakti
Erkenceden denize gireyim dedin
Kulaç attıkça sen
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan
Ege denizi bu efendi deniz
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun
İçine doğdu belki de
İşte çil çil koşuşan balıklar
Lapinalar gümüşler var ya
Eylim eylim salınan yosunlar
Onların arasında bulacaksın beni

Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
Çakmak çakmak gözleri
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı
Herkes orda sen de ordasın
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
Özgürlüğe mutluluğa doğru
Her işin başında sevgi diyor
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
Bi de başını çeviriyorsun ki
Yanında ben varım​
 
Neden hayatında biri yok diye soranLara...;
Hani bazen durakta belli bir otobüsü beklersiniz ya on dakika, onbeş dakika, yirmi dakika beklersiniz gelmez.
Bu arada başka aLternatiflerde geçer ama binmezsiniz. Nede oLsa "beklemişsinizdir o kadar" boşa gitsin istemezsiniz.
Sormayın artık bana.!
Herhangi biriyle değil, beklediğime “değecek” olanla devam etmeliyim bu yola!..
Durakta yaşLanmak oLsada işin ucunda...

Can Yücel


süpermiş gerçekten :)
 
beni aşar sanki.. o kadar etki yaratacak birinin karşıma çıkmasını isterdim belki ama cıx zannetmiyorum yok öyle biri:D
 
Geri
Üst Alt