Bu cezalar günlük alınan bir karar değil bence. Yılların birikimi olan bir durum.
Yıllardır trafikte gazlayanlar, bilmem kaç derece kamber açısıyla lastik kopacakmış gibi gezenler,
Apaçi modda rahatsız edici tekno müzik ile son ses dolaşanlar.
Şehir içinde saçma sapan hareketlerle ve kafa ütüleyen berbat bir egzoz ile gezenler,
E5 te Tem'de kadran dayayanlar ve cümle aleme reklam yapanlar,
İsmi lazım değil otomobil camiasında olan ve şehrin en işlek caddelerinde sıfır çizip lastik yakıp sonra maharetmiş gibi
kasıla kasıla internete atıp ana haberlere çıkanlar, suçsuz günahsız trafikte evine gitmeye çalışanların arasından 1 karışla geçip bunu da internete koyanlar bunların hepsinin sonunda elim bir kaza ile durum sonuçlanınca artık can acıtacak cezaların olmamasını beklemek bence saflık olur. Kurunun yanında bizim gibi yaşlar da yanıyor maalesef.
Dikkatinizi çekerim ülkede 1 yılda trafik kazalarında ölenlerin sayısı neredeyse kanserden ölenlerin sayısına ulaşır hale geldi.
Bu durumda kansere dönüşmüş bu olayları tek tek yakalamaya çalışmak yerine kazaya sebebiyet veren
ve kanun dışı her çeşit kural ihlali ve kanun dışı modifiye gibi restorasyonlara kesilen cezalar arttı ve göz yumulan cezalar kesilmeye başladı. Bence haksız değiller.
Hee bana soracak olursanız polis emniyet şeridinden gidene de, minibüs dolmuş taksi kullanıp da içinde tıka basa yolcu ile trafiği terörize edenlere de siviri sinek gibi nereden çıkacağı belli olmayan özellikle küçük motorlara da aynı tavrı göstermeli.
Sakın demeyin ki egzoz satılması serbest ama araca takınca ceza yiyoruz diye. Serbest piyasa diye bir şey vardır. Satışı yasak olmayan her şeyi alıp satabilirsiniz ama kullanması yasaksa yenilen cezaya laf etmeyeceksiniz.
Bıçak alım satımı serbesttir ama sokakta belinize takıp milleti taciz ede ede dolaşamazsınız veya
Nasıl bıçak mutfakta işe yarıyorsa o egzozları da gerekirse pistte takıp trafikte sökmeniz gerekir.
Yukarıda yazılanları kanımızın hızlı aktığı yıllarda maalesef yapmış ama biraz sorumluluk bilinci kazanınca hepsinden tiksinmiş ve uzaklaşmış biri olarak yazıyorum. Kimseyi itham etmiyorum. Avrupa'da bir çok şehirde modifiye resmiyete dökülerek serbesttir ama şöförler (küçük istisnalar hariç) bırakın şehir içinde gazlamayı araçlarını park yasak yere bile park etmezler. Oturmuş bir trafik kültürü vardır ve halkın %99 u kurallara uyar. Bizde orman kanunu geçerli. Trafik bir kurallar silsilesidir ve bu kurallara uyulmayınca sonunu canımızla ödememiz veya daha kötüsü başkalarının kanına girmemiz çok uzak bir ihtimal değil. Allah hepimizi kazalardan korusun.